Türkiye ittifakı kimlerle nasıl kurulur

Türkiye ittifakının kurulabilmesi için dikkat edilmesi gerekenler.

1. Öncelikle ötekileştiren, düşmanlaştıran dil ve üsluptan kaçınmak.

2. Toptancı suçlamalardan vazgeçmek gerekir.

3. Partilerin hiçbirinin sütten çıkmış ak kaşık olmadığını kabul etmek.

4. Düne takılıp kalmamak, önümüze bakarak, günün görevlerine odaklanmak.

5. Bu gün düşman saflarında olanlarla aynı yerde olduğu halde, aslında milli olanları ayırmak.

6. Partilerde taban, tavan diye ayırmamız da günümüz şartlarına uymuyor. Daha ayrıntılı bir ölçü kullanmamız gerekir.

7. Senin partin, benim partim değil, milli-gayri milli saflaşmasını sağlamamız gerekir.

Partilerin durumu

AKP: 2015 den bu yana, açılım sürecinden PKK ile mücadeleye başlamıştır. 15 Temmuzdan bu yana da FETÖ ile mücadele etmektedir. Ancak AKP içinde halen kripto fetöcüler ve Amerikancıların bulunduğu bir gerçektir. Cumhurbaşkanın bazı danışmanlarının bunlardan olduğu tahmin edilmektedir. AKP’nin tabanında da AKP merkezinin politikalarına uymayanların (eski milletvekilleri, gazeteciler) olduğu görülüyor.

CHP: Özellikle 2010 dan sonra, CHP ile ilgisi olmayan bazı kişilerin MKK ve Genel Başkan yardımcılıklarına getirilmesinden sonra, HDP’liler CHP tabanına sızmaya başladılar. Zaten CHP 1991 seçiminde CHP adını kullanamadığından adı SHP iken, Erdal İnönü başkanlığında 20 HDPKK lıyı kendi listesinden meclise sokmuştu. 15 Temmuzdan sonra ise, Fetöcüler CHP’ye girmeye başladı. Kemal Kılıçtaroğlu’nun altı danışmanı da Fetöcü çıktı. Kemal Kılıçtaroğlu zaten Soros vakfının dernek kurucu üyesi. CHP de de hem tavanda hem tabanda gayri milli unsurlar bulunuyor.

İP: İyi Partiden istifa edenler gerekçelerinde, partiyi Soros’un adamlarının yönettiğini söylüyorlar. Hiç kimse milliyetçilerle HDP’yi yanyana getiremezdi. Ama MHP’ye yapılan bir operasyonla, milliyetçiler farkına bile varmadan, HDP’ile yan yana getirildiler. Elbette milli olmayanların operasyonun sonucu milli unsurlar da burada yer aldılar.

MHP: MHP’nin durumunda da Amerika’nın oyununa gelmeler görünüyor. İdlip’de kurulan tuzağa kolayca düşülebiliyor. Milliyetçiler bu tür tuzaklara karşı daha dikkatli ve uyanık olmalıdır.

Zaman bu zamandır, gün bu gündür. Dün ne olmuşsa olmuştur. Bu gün önümüze bakarak, hayatın dayattığı görevlere sarılmalıyız. Partilerin içindeki milli güçleri Türkiye ittifakında birleştirmek, gayri millileri eleştirmek esas olmalıdır. Dün yanlış yapan, gerçekleri görerek, milli cepheye gelebilir, kapıyı açık bırakmak gerekir.